Tilki ve Tavşan Masalı
Bir varmış, bir yokmuş. Uçsuz bucaksız, tüm hayvanların yaşam mücadelesi verdiği bir orman varmış. Bu ormanda, hem zeka hem de güç hayatta kalmanın en önemli yollarıymış. İşte böyle bir zamanda, aç bir kurt, karnını doyuracak bir av aramak için ormanda gezintiye çıkmış. Az gitmiş, uz gitmiş, dere tepe düz gitmiş. Açlıktan ve susuzluktan yorulan kurt, susuzluğunu gidermek için dereye doğru yönelmiş. O esnada dereden su içen bir tavşan görmüş. Tavşan, kurdun onu gördüğün fark etmiş ve kaçacak yeri olmadığını anlayınca hemen bir plan yapmaya koyulmuş.
Tavşan, kurtla konuşmaya başlamış:
“Ey ulu kurt! Sizin gibi güçlü ve asil birine yem olmak benim için bir şereftir. Ancak, ben küçük ve zayıf bir hayvanım; sizi doyurmak bir yana, dişinizin kovuğuna sığmam. Fakat, komşum tilki oldukça semizdir. Eğer izin verirseniz, sizi onun yuvasına götürebilirim. Bu sayede gerçek bir ziyafet çekebilirsiniz.” demiş.
Kurt, tavşanın söylediklerine inanmış ve onu serbest bırakmış. Tavşan da kurdu tilkinin yuvasına götürmüş. Tilkinin yuvasına vardıklarında tavşan içeri girerek tilkiye seslenmiş:
“Sevgili dostum! Uzak diyarlardan gelen bilgili ve görkemli bir misafirimiz var. Sizin de değerli insanlarla sohbet etmeyi sevdiğinizi bildiğim için onu buraya davet ettim. Kapının önünde sizi bekliyor. Onu içeri alıp tanışmak istemez misiniz?”
Tilki, tavşanın sözlerindeki tuzağı hissetmiş, ama bunu belli etmemiş. Nazik bir şekilde, “Elbette misafiri memnuniyetle karşılarım. Ancak evim biraz dağınık. İçeri girmeden önce bir düzenleme yapmam gerekiyor. Siz lütfen dışarıda bekleyin,” demiş.
Tilki bu bahaneyle yuvasının arka kapısından çıkmış ve tehlikeden uzaklaşmış. Bu sırada yuvasının girişine derin bir çukur kazıp üzerini dallar ve yapraklarla kapatmış.
Tavşan, dışarıda bekleyen kurda dönerek tilkinin içeri davet için hazırlandığını söylemiş. Biraz bekledikten sonra, kurt, tavşanın peşine takılarak yuvaya girmiş. Ancak ikisi de yuvanın girişindeki gizli çukura düşmüş. Tilki, diğer kapıdan uzaklaşırken bir daha tavşanı ve kurdu görmemiş. Çukurda kalan tavşan ise kurdun elinden kurtulamamış.
Masaldaki öğüt: Kurnazlık kimi zaman kurtuluş sağlayabilir, ancak her kurnazlık aynı sonuca ulaşmaz. Planlar yaparken dikkatli ve özenli olmak gerekir.